DOLAR
EURO
STERLIN
FRANG
ALTIN
BITCOIN

Netflix: Eğlence Platformu mu, Propaganda Aracı mı?

Yayınlanma Tarihi : Google News
Netflix: Eğlence Platformu mu, Propaganda Aracı mı?

Netflix, dünya genelinde milyonlarca aboneye ulaşan bir dizi ve film platformu olarak bilinse de, son dönemde yayımlanacak bir dizi üzerinden Yunan ve Rum propagandasına alet olduğu iddialarıyla gündemde. Andreas Georgiou’nun yönetmenliğini yaptığı ve başrolünde yer aldığı “Famagusta” adlı dizi, Eylül ayının sonlarında Netflix’te yayımlanacak.

Tarihin Çarpıtılması İddiaları

Kıbrıs Rum Yönetimi tarafından finanse edilen ve yapımına katkı sağlanan bu dizide, Kıbrıs sorununun 1974’te başladığı iddia edilmekte. Ancak, Prof. Dr. Ata Atun’a göre, dizi, Kıbrıs tarihini çarpıtarak Rumların mağduriyetine odaklanmakta ve bu süreçte yaşanan gerçekleri göz ardı etmektedir. Atun, dizide yer almayan önemli olayları şöyle sıralıyor:

Yunanistan’ın 15 Temmuz 1974’te Kıbrıs’ta darbe yaparak Makarios’u devirmesiyle başlayan iç çatışmalar.
Darbeyi gerçekleştiren EOKA B teröristlerinin solcu Rumları katletmesi ve Nikos Sampson’un darbe lideri olarak ilan edilmesi.
Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin garantör devlet olduğu Kıbrıs Cumhuriyeti’nin yıkılarak yerine “Kıbrıs Helen Cumhuriyeti”nin ilan edilmesi ve bu devletin Kıbrıs’ı Yunanistan’a ilhak etme girişimi.
Türkiye’nin Müdahalesi ve Gerçekler

Atun, Türkiye’nin Kıbrıs’a müdahalesinin, uluslararası hukuk çerçevesinde gerçekleştiğini ve bu süreçte Türk askerinin sivil yerleşim yerlerini bombaladığı veya sivillere ateş ettiği yönündeki iddiaların tamamen asılsız olduğunu vurguluyor. Kendi anılarından örnekler veren Atun, 1974 Barış Harekâtı sırasında Türk askerinin, insani değerleri ön planda tutarak silahsız kişilere zarar vermediğini belirtiyor.

Kıbrıs Türklerinin Mağduriyeti

Atun, Kıbrıs Türklerinin 1963-1974 yılları arasında Rumlar tarafından uygulanan soykırıma maruz kaldığını, ancak bu gerçeğin dünya kamuoyu tarafından yeterince bilinmediğini ifade ediyor. 15 Ağustos 1974’te Muratağa, Atlılar ve Sandallar köylerinde 3 aylık bebekten 93 yaşındaki yaşlılara kadar birçok Kıbrıs Türkünün hunharca katledildiğini hatırlatan Atun, bu katliamların ve diğer birçok zulmün dünya kamuoyundan ve hatta Rum halkından bile gizlendiğini dile getiriyor.

Propaganda Aracına Dönüşen Platformlar

Atun, Netflix gibi platformların eğlence amacıyla mı yoksa propaganda aracı olarak mı kullanıldığını sorgularken, Kıbrıs Türklerinin yaşadığı mağduriyetleri dünyaya duyuracak diziler ve filmler yapılması gerektiğini savunuyor. Kıbrıs Türklerinin haklılığını ortaya koyacak yapımların, bu tür platformlarda yer almasının önemini vurguluyor.

“Netflix ve benzeri platformların eğlence mi yoksa propaganda aracı mı olduğunu, bu tür yapımların yayılmasıyla daha net anlayacağız,” diyen Atun, propaganda içerikli dizilerin, silahlı mücadeleden daha etkili hale geldiğini belirtiyor.

Prof. Dr. Ata Atun, KKTC Cumhurbaşkanı Danışma Kurulu Üyesi ve KKTC Cumhuriyet Meclisi 1. Dönem Milletvekili