İzmit escort bayan Kayseri escort bayan Eskişehir escort bayan Konya escort bayan Kocaeli escort bayan Mersin escort bayan Alanya escort bayan İzmir escort bayan Bursa escort bayan Diyarbakır escort bayan Kuşadası escort bayan Denizli escort bayan Bodrum escort bayan Marmaris escort bayan Muğla escort bayan Gaziantep escort bayan Antalya escort bayan İstanbul escort bayan İzmir escort bayan Adana escort bayan Bursa escort bayan Antalya escort bayan Kocaeli escort bayan Mersin escort bayan Bakırköy escort bayan Şişli escort bayan Mecidiyeköy escort bayan Taksim escort bayan Beşiktaş escort bayan Halkalı escort bayan Şirinevler escort bayan Beylikdüzü escort bayan Bahçeşehir escort bayan Avcılar escort bayan Avrupa yakası escort bayan Ataşehir escort bayan Kadıköy escort bayan Ümraniye escort bayan Maltepe escort bayan Kartal escort bayan Pendik escort bayan Tuzla escort bayan Anadolu yakası escort bayan

DOLAR 32,2181 % 0.16
EURO 35,1418 % 0.09
STERLIN 40,9296 % 0.19
FRANG 35,7116 % 0.14
ALTIN 2.471,34 % 0,14
BITCOIN 66.094,32 5.519

1 Nisan’dan İtibaren Partiler Değil Siyasi Figürler Tartışılacak

Yayınlanma Tarihi : Google News
1 Nisan’dan İtibaren Partiler Değil Siyasi Figürler Tartışılacak

Seçimlerin siyasette nasıl sonuçlar yaratacağı tartışmasında Okuyan’ın altını çizdiği nokta partilerin yerini siyasi figürlerin alacağı oldu.

“Türkiye’de siyasi partiler önemsizleştiriliyor ve siyasi figürler öne çıkmaya başlıyor. 1 Nisan’dan itibaren Erdoğan sonra Türkiye’nin liderleri daha çok tartışılmaya başlanacak. Siyaset partilerin içi kaynıyor. AKP’nin içi kaynıyor, CHP’de benzer bir tartışma var, İYİP öyle. Hangi siyasi figürler daha etkili olacak sorusuna yanıt aranıyor. 2028 şimdiden tartışılmaya başlandı. Düzen siyaseti açısından yerel seçimlerin önemi bu. Biz de bunun önüne geçmeye çalışıyoruz çünkü 1 Nisan’dan itibaren asıl mesele çok çok ağır ekonomik problemler olacak.”

Açılım Tartışmaları Hakkında: Çözemezler Ama Oyalamaya Çalışacaklar

“Bir çözüm süreci öngörüyor musunuz ve DEM Parti’nin nerede konumlandığını düşünüyorsunuz” sorusuna çözüm süreci adlandırmasını doğru bulmadığını söyleyerek yanıt veren Okuyan, AKP’nin Türkiye’deki hiçbir sorunu çözemeyecek bir parti olduğunu ifade etti.

Türkiye Kürt sorununun uzun süre havada asılı duramayacağını söyleyen Genel Sekreter, uluslararası gelişmeler, bölgesel gelişmeler, Türkiye’nin iç dinamiklerinin bazı hamleler yapmasını gerektirdiğini vurguladı ve şunları ekledi:

“Seçimden sonra ortaya çıkacak ağır tabloda toplumu oyalayacak bazı başlıkların açılması gerekiyor. Etnik temeller üzerinden insanların karşı karşıya getirilmesinin muazzam bir olanak yarattığını söylememiz gerekiyor bugünkü sisteme ilişkin. Neyle oyalayacaklar? Daha fazla dinsellikle ve Kürt meselesinde bir gündem yaratarak oyalamaya çalışacaklar. Oyalanmayanları da sopalayacaklar. Çünkü sürdürülemez bir yoksullukla karşılaşacağız. Bu tabloda Türkiye siyasetine yeni unsurlar eklenecek. Anayasa değişikliği bir başlık olabilir, daha fazla dinselleşme ve Kürt meselesinde bazı adımlar.”

“Sadece oy kullanarak siyaset yapan bir toplum hiçbir şeyi değiştiremez. 1 Nisan’dan itibaren toplum siyaset yapmayı öğrenmezse, 2028’e ertelerse, yaşanacak ekonomik zorluklar tamamen yoksulların üzerine binecek. Bu felaket tellallığı değil ama kimse önümüze konacak sandıktan kolay yoldan umut çıkarmasın. Bu halkın ayağa kalktığı hissedildiğinde umut yeşerir. Siyaseti seçimin dışında da yapılabilir hale getirmemiz gerekiyor. O da bu toplumun hareket etmesiyle, örgütlenmesiyle mümkün.”

Altınok’un Mal Varlığına Dair Tartışmalara: TÜSİAD’ı Sorgulamazsanız Altınoku’u Sorgulayamazsınız

Altınok’un mal varlığına dair tartışmaları bir fırsat olarak gördüğünü söyleyen Okuyan, “Gelin, onca yoksulluk var iken bu kadar mal varlığı meşru mudur bunu sorgulayalım” çağrısında bulundu.

Bunun çok ötesinde zenginliklerin üzerine kurulmuş holdingler olduğuna dikkat çeken Okuyan bu büyük holdinglerin de sorgulanması gerektiğini söyleyerek şunları ifade etti:

“Bir ülkede bu kadar büyük bir eşitsizliği kanıksarsanız siyasetçiye sorma hakkınız olmaz. Türkiye’de hiçbir yurttaşın böyle bir zenginliğe sahip olması meşru değildir. Toplumsal adalet ve eşitlik istiyorsanız bunu sorgulamanız gerekiyor. TÜSAİD’ı sorgulamazsanız Altınok’u sorgulama şansınız olmaz.”