
İYİ Parti Mersin Milletvekili Burhanettin Kocamaz, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’nin 12’nci maddesi üzerine Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, iktidarın ekonomi politikalarını sert sözlerle eleştirdi. Kocamaz, 2026 bütçesinin halkı değil, faiz lobilerini ve müteahhitleri öncelediğini söyledi.
Kocamaz, ülkede ekonomik ve sosyal sorunların her geçen gün derinleştiğini belirterek, vatandaşların zamlar, kadın cinayetleri, çocuk istismarı ve güvenlik sorunlarıyla güne uyandığını ifade etti. İktidarın algı operasyonlarıyla gerçekleri gizlemeye çalıştığını dile getiren Kocamaz, “Bu bütçede fakir fukara, emekli, işçi, memur, esnaf ve çiftçi yok sayılmıştır” dedi.
“Vergilerin önemli bölümü faize gidiyor”
2026 yılında faiz giderlerinin 2,74 trilyon TL’ye yükseltildiğine dikkat çeken Kocamaz, toplanan her 100 TL’lik verginin yaklaşık 20 TL’sinin faize ayrıldığını vurguladı. Kocamaz, iktidarın “istikrar ve refah bütçesi” olarak tanımladığı bütçenin gerçekte bir “tükeniş bütçesi” olduğunu söyledi.
Vergi politikalarını da eleştiren Kocamaz, 2026 yılında vergi gelirlerinin büyük bölümünün yine dolaylı vergilerden sağlanacağını belirterek, “Vatandaştan kepçeyle alınıyor, çay kaşığıyla geri veriliyor” ifadelerini kullandı. Çiftçi ve esnafın ÖTV’siz akaryakıt taleplerinin karşılanmadığını, ücretli kesimin ise ağır vergi yükü altında ezildiğini kaydetti.
“Bütçe faiz ve ceza bütçesine dönüştü”
Ceza gelirlerinin 262 milyar TL’ye çıkarıldığını hatırlatan Kocamaz, trafik cezaları başta olmak üzere cezaların bütçe açığını kapatmak için kalıcı gelir kalemine dönüştürüldüğünü ifade etti. Vergide adaletin tamamen ortadan kalktığını savunan Kocamaz, “Az kazanandan çok, çok kazanandan az vergi alınıyor” dedi.
“Enflasyon rakamları gerçeği yansıtmıyor”
TÜİK’in enflasyonu düşük gösterdiğini öne süren Kocamaz, bu yolla memur, emekli ve asgari ücretliye düşük zam yapıldığını söyledi. Yeniden değerleme oranının yüzde 25,49 olarak belirlenmesine rağmen, emekli ve memur zamlarının bunun çok altında kaldığını ifade etti.
“Emekli geçinemiyor, yoksulluk derinleşiyor”
Gelir dağılımındaki adaletsizliğin arttığını belirten Kocamaz, nüfusun en zengin yüzde 20’sinin toplam gelirin neredeyse yarısını aldığını, sabit gelirli kesimin ise her geçen gün daha da yoksullaştığını söyledi. Açlık sınırının 29 bin TL’yi, yoksulluk sınırının ise 97 bin TL’yi aştığını hatırlatan Kocamaz, emeklilerin temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz hâle geldiğini ifade etti.
Kocamaz, “Emekliler ucuz et kuyruklarında, huzur evi kapılarında sıra bekliyor. Bu tablo, iktidarın ülkeyi getirdiği noktayı açıkça göstermektedir” diyerek konuşmasını tamamladı.